Şimdiki anla temas etmemizin önündeki en büyük engel “düşünme” kapasitemizdir. Zihnimizdeki düşüncelere çok fazla kapıldığımız zaman aslında kendimizden de uzaklaşıyoruz. Başka bir hayal aleminin senaryosunun içinde oluyoruz. Genel tavrımız bir olay yaşandığında onunla ilgili düşünüp hemen çözüm bulmaya çalışmak oluyor.
Elbette ki aksaklıklarımızı görmek çok önemli ama yaşamın amacı tamir etmek olunca içinde bulunduğumuz anı kaçırıyoruz. Düşünmek önemlidir fakat düzenleyebilmek ve kontrol edebilmek gerekir. Çünkü birçok kişi dalıp gitmekten, şu anda yapmakta olduğu işe odaklanamamaktan ve zihin yorgunluğundan muzdarip.
Tekrarlayan bir biçimde aynı şeyleri düşündüğünü fark edememek şimdiki an ile olan temasımızı koparır. Bizi belki de zaman zaman şu anı fark etmekten, şu anda olmaktan, anda kalamamaktan alıkoyan şey, geçmiş ve gelecekle ilgili düşüncelerimiz gibi, şu anın çok da hoşumuza gitmeyen bir an olması da olabilir. Mesela bedende bir ağrı olabilir ya da zihninizi rahatsız eden bir düşünce olabilir. Çevremizdeki manzara o an için iyi olmayabilir. Farkındalığın her anında beyin gerçek verileri almaktadır. Hoşnutsuz bir anda bunu fark etmek, tanımak ve tanımlamak gerekiyor.
Mindfulness, tüm fark ettiğimiz şeyleri kabul edip, karşılayacak bir tutuma sahip olmayı öğretmektedir.
Anda Kalma, Mindfulness ve Gelecek Kaygısı
Önce endişelenmeye programlı bir zihnimiz vardır. Geçmiş ile ilgili “keşke”ler ve gelecekle ilgili “acaba”lar arasında sıkışıp kalırız. Bu durum kaygı seviyemizi yükselterek gelecek kaygısı oluşturur, kişinin ruh sağlığı bozulur. Çoğunlukla gelecekteki olası anların kaygısı içerisinde, bulunduğumuz anın kendisini yaşamayı es geçiyoruz. Hayattaki çoğu şeyin kontrolümüz altında olduğunu sanmaktayız ama kontrol edebileceğimiz şeyler oldukça sınırlıdır.
İlk olarak her şeyi çözemeyeceğimizi kabullenmeliyiz. Geleceği kontrol edebilme umudunuz varsa daha iyi hale getirebilmenizin tek yolu bu anı olduğu gibi sahiplenmektir, yani 'anda kalma'dır. Çünkü gelecek de şimdidedir. Şimdiyi bilinçli bir şekilde yaşadığımızda, geleceğimizi mindful planlıyor ve geçmişimizden öğreniyoruz. Geleceği düşündüğünüzde ve daha iyi kararlar verdiğinizde yapmanız gereken seçenekleri düşünmektir. Bir şeyleri yoluna koyabilirim inancı arttıkça gelecekle ilgili tehdit algısı da azalır. Bu nedenle korktuğumuz kadar karmaşık olmayan geleceği doğru bir şekilde düşünmek için önce zihnimizi sakinleştirmeliyiz. Aksi takdirde gürültülü şimdinin dikkati dağıtan şeylerin arasında kayboluruz.
“İnsan zihni sıklıkla geçmiş ve geleceğe gider, geçmiş ve gelecekte yaşayan bir zihin ise mutsuz bir zihindir.”
Comments